Eğer yıldızlar da doğan, yaşayan ve nihayetinde ölen “canlılar” olarak kabul edilecekse; VB10 yıldızı için ölümsüzlüğün sırrını bulmuş diyebiliriz…

Bizden yaklaşık 19 ışık yılı uzaklıktaki Van Biesbroeck yıldızı (VB10), keşfedebildiğimiz en küçük yıldızlardan biri. Aslında kütlesi, bir yıldızın sahip olabileceği en küçük kütleye çok yakın bir “kırmızı cüce“. Yıldız olabilmek için o kadar küçük bir kütleye sahip ki, kütlesi azıcık daha az olsaydı, yüksek ihtimalle hiçbir zaman parlayamayacak, bir kahverengi cüce olarak doğup, birkaç milyon yıl içinde karanlığa gömülecekti.

306310_119268121553009_1998228543_n
Van Biesbroeck yıldız sisteminde, gezegen ve yıldızın büyüklüklerinin orantılı olarak, bir sanatçı tarafından çizilmiş görünümü. Gezegen, çap olarak neredeyse yıldızıyla aynı büyüklüktedir.

 

VB 10’un (çoğunlukla bu isimle anılıyor) kütlesi Güneş’in kütlesinin 0.075’i (yüzde 7,5’i) kadar. Buna karşın çapı Güneş’in çapının onda biri; yaklaşık 140 bin kilometre. Yüzey sıcaklığı ise yaklaşık 2.500 santigrat derece. Karşılaştırma yapmak için; Güneş’in yüzey sıcaklığının 5.600 derece civarında olduğunu hatırlatalım. Aslında VB10, düşük yüzey sıcaklığına rağmen çoğu genç kırmızı cüce gibi bir “parıltılı yıldız“dır. Zaman zaman yüzeyinde, sıcaklığı 100 bin santigrat dereceyi bulan güçlü patlamalar gerçekleşir ve bu da yıldızın parlaklığını geçici olarak artırır.

Bu kadar küçük bir yıldız olmasına rağmen, çevresinde kendisinin onda biri kütleye sahip bir gaz devi gezegen (VB 10b) dolaşıyor. Bu da, gezegeninin bizim dev gezegenimiz Jüpiter‘den altı kat büyük kütleli (kütle kavramını, aynı şey olmasa da benzetim açısından “ağırlık” olarak düşünebilirsiniz) olduğu anlamına geliyor. Gezegenin çapı da, yıldızıyla hemen hemen aynı. Küçük bir yıldız için oldukça büyük bir gezegen. Güneş bile böylesine büyük bir gezegene sahip olamamış.

Yıldızı ile gezegenin büyüklüklerini kıyasladığımızda, VB10 sistemi yıldızına göre en büyük gezegeni barındıran sistem haline geliyor. Bu, aklıma Dünya-Ay sistemini getiriyor; çünkü Ay da güneş sistemi içinde gezegenine göre en büyük kütleye sahip uydu konumunda.

VB10
VB 10 sistemi ile Güneş Sistemi’nin gerçek oranlarda kıyaslaması.

 

Dev gezegen, yıldızına yaklaşık 60 milyon kilometre uzaklıkta dönüyor. Maalesef, VB10 yıldızının ışıma gücü bu uzaklıkta “bildiğimiz” türde bir yaşama izin veremeyecek kadar az. O nedenle gaz devi gezegenin çevresinde dönen olası uydular ihtimalle buz tutmuş durumda ve bildiğimiz anlamda Dünya üzerindekine benzer karasal yaşam oluşması mümkün görülmüyor.

VB 10’u asıl özel yapan şey, düşük kütlesinin ona sağladığı inanılmaz uzun ömür. Kırmızı cücelerin çok uzun süre parlamaya devam ettiği biliniyor. Bu süre, kırmızı cücenin kütlesine bağlı olarak 100 milyar ile birkaç trilyon yıl arasında değişiyor: Kütle ne kadar düşükse, o kadar uzun, ne kadar büyükse o kadar kısa…

Olabilecek en düşük yıldız kütlesine sahip bir kırmızı cüce olan vb 10’un ise yaklaşık 10 trilyon yıllık bir ömrü olduğu tahmin ediliyor. Canım, hatalı hesap yapmış olalım, 9 trilyon yıl yaşasın. Pek bir şey değişmiyor: Şu anda yaklaşık 1 milyar yaşında olduğunu hesapladığımız bu yıldız neredeyse ölümsüz.

Yani bu delikanlı, günümüzden bir trilyon, yani Güneş yok olduktan bir  trilyon yıl sonra bile bugün görüldüğü gibi olacak. Üç trilyon yıl sonra da, beş trilyon yıl sonra da… Sanki trilyon yıllar hiç geçmemiş gibi bugünkü kadar genç, bugünkü kadar sağlıklı parlamayı sürdürecek.

Dahası var:

VB 10’un çevresindeki dev gezegen, önünde sonunda açısal momentumunu yitirerek yıldızının üzerine düşecek. eh, o kadar trilyon yıl içerisinde kaybediversin momentumunu artık bir zahmet.

İşte bu olduğunda, kendisinin onda biri kütlesindeki bu gezegen yıldızına yeni ve taze yakıt olarak eklenecek. Ve böylece 10 trilyon yıl yaşadığı yetmezmiş gibi, bir 100 milyar yıl daha parlamasına yetecek kütleyi kazanmış olacak.

Zafer Emecan

Not: Bu yazıyı oluştururken www.planetquest.jpl.nasa.gov sitesinde, Astronom Joshua Rodriguez’in makalesinden faydalandım.